Eğitimde Eleştirel Düşünme Kavramı
Ülkemizde uygulanan eğitim sisteminde, belki de en büyük eksikliklerden biri olduğu söylenebilecek eleştirel 
düşünme kavramı, temelde bir olay ve olgu üzerinde düşünürken ve de sonuca varırken, bilgi, yetenek ve düşünme sistemlerini bir araya getirmektedir. Salt bilginin eleştirel düşünme ile harmanlanması çok daha net ve parlak fikirlerin ortaya çıkmasında, sonuca daha doğru yoldan ve daha doğru şekilde ulaşmaya öncülük sağlar. Kaldı ki düşünmek illa ki doğru sonuca varmak anlamına gelmemektedir.
Eleştirel Düşünebilmenin Kişiye Faydası Nedir?
Ancak eleştirel bakış açısı ile hareket edebilmek zamanla kişide bir tutum haline gelmekte ve bu da kişinin ileriki hayatında çok daha başarılı ve çok daha mutlu bir hayat sürmesine olanak sağlamaktadır. Eğitimin varlığı öğretimden farklı olarak kişiyi hayata hazırlamaktadır. İnsanoğlu doğduğu andan itibaren insan ilişkileri, doğa ve canlılarla olan ilişkisi ya da daha sayılabilecek onlarca konuda eğitilmeye ve tecrübeye ihtiyaç duyar. Eleştirel düşünme, kişiyi başarıya, doğru ilişkiler kurmaya, püf noktalarını doğru bakış açıları ile yakalayıp kolayca yükselmeye teşvik eder.
Değişkenlerin Ayırt Edilmesi
Eleştirel düşünce kavramının bir kişide vücut bulabilmesi için belli şartlar, daha doğrusu belli basamaklar bulunmaktadır. Bu düşünce sistemini bir tutum haline getirebilmek için önce, kişinin olaylara karşı bir matematik problemi gözü ile bakması gerekir. Böylece, günlük hayatta matematiksel denklemlerde x ve y diye bildiğimiz değişkenler günlük hayattaki problemlerde de söz konusu olur ve çözüme gidebilmek için belirgin bir netlik sağlarlar. Değişkenlerin ayırt edilmesi olarak bilinen bu basamak, eleştirel düşünce sisteminin temelini oluşturur.
Bilgi Noksanlıklarının Giderilmesi
“Eleştirel düşünme nasıl gerçekleşir?” sorunun cevaplarından birisi de kişinin kendisinde mevcut olan bilgi noksanlıklarını kapatmasıdır. Toplumda en çok korkulması gereken insanların cahil insanlar olduğu söylenir. Çünkü bilgisiz olan ve hali hazırdaki bilgisizliğinin farkına varamayan kişilerin düşünme yetilerinin önünde bir perde bulunur. Bilgi işte bu noktada devreye girerek kişiyi doğru düşünmeye iter. Günlük hayatta derslerimizde işlediğimiz ve gereksiz olarak gördüğümüz bilgilerin çoğu bu eksikliği gidermek içindir.
Şüpheci Yaklaşım
Bilim insanları ile yapacağınız sohbetlerde onların bilimsel hipotezlere ne denli şüphe ile yaklaştığını görürsünüz. Gerek eğitimlerinin kendiliğinden meydana gelen bir parçası gerekse mesleklerinin bir gereği olarak, bilim insanları eleştirel düşünce biçimini neredeyse otomatik bir şekilde edinirler. Bilim insanlarında olaylara karşı şüphe ile yaklaşma, var olan bir savı doğrudan kabul etmeme, arkasını arama, inceliklerini öğrenme gibi yönelimler görülmektedir. İşte, eleştirel düşünebilmek için en önemli adımlardan bir tanesi de sorun çözümünde çeşitli gerekçe ve savların desteksiz bir şekilde direk olarak kabul edilmemesidir.
Anlamak İçin Okumak
Eleştirel düşünme basamaklarından bir diğeri ise, kişinin okuduğunu anlamak için okumasıdır. Anlamadan okunan her kelime, her cümle zihinde gereksiz bir doluluk yaratmakla birlikte, aynı zamanda farkındalık düzeyini de asla yükseltmeyecektir.