Sait Faik Abasıyanıkın Fikri ve Edebi Kişiliği

Sait Faik Abasıyanık’ın Fikri ve Edebi Kişiliği

 Türk hikâyeciliğinin temel taşlarındandır.
 Çehov tarzı hikâyeciliğinin en usta temsilcisidir.
 Günlük konuşma dilini, argoyu, halk söyleyişini hikâyelerinde işlemiştir.
 Çoğunlukla sıradan insanların hayatlarını eserlerinde işlemiştir.
 Eserleri Sarnıç, Semaver, Şahmerdan, Mahalle Kahvesi, Son Kuşlar, Kayıp Aranıyor, Âlem Dağında Var Bir Yılan, Havada Bulut, yaşamak Hırsı, Şimdi Sevişme Vakti…

Sait Faik, eserleri ile kişiliği arasında yakın ilişki bulunan sanatçılardan biriydi. Yazar, hayatı boyunca çevresine uyum sağlayamamıştı ve bu uyuşmazlık onun her şeyden şikâyet etmesine sebep oluyordu. Hikâyelerindeki karakterlerde olumsuz yön aramaması ve onları iyi yanları ile göstermesinin sebebinin, yazarın ideale ulaşma arzusu olduğu söylenir.
Annesi, Makbule Hanım’ın “Şatafattan nefret ederdi. Dolabında her şey bulunduğu ve ailevi durumumuz iyi olduğu halde ekseriya başına bir kasket ayağına bir pantolon geçirerek balıkçı arkadaşlarıyla gününü gün ederdi” tespitlerine katılan Yaşar Nabi Nayır ise Abasıyanık hakkında “Aristokrat değildi. Halktan üstün görünmeye çalışandan hoşlanmazdı. Herkes gibi olmak, herkese uymak isteği onda sonradan edinilmiş bir his değildir. Doğuştan gelme bir tabiattır.” dedi.

Abasıyanık’ın psikolojik özelliklerine dair bir deneme yazan Fikret Ürgüp, sanatçının karakteriyle ilgili iki noktanın üzerinde durdu. Bunlardan birincisi annesinin ilgisi ve babasının aşırı ilgisizliğinin oluşturduğu iç çatışmalar ile yazarın “çekingen, kendisini çevresinden ve kendisinden gizleyen, anlamak ve anlaşılmak istemeyen” bir kişiliğe sahip olduğuydu.[95] Ürgüp ayrıca, Sait Faik’i hayatı boyunca koruyan annesinin, aynı zamanda yazarın kendine olan güveninin gelişmesine engel olduğunu belirtti.

Hakkında söylenen yergiler kadar övgülere de karşı çıkan Abasıyanık, yazarlığından söz açıldığında işi kavgaya kadar götürüp bulunduğu yeri terk ederdi. Sanatkâra ait bu tarz uyuşmazlıklarla ilgili olarak Fikret Ürgüp “Münakaşalı durumlarda, ilkel iç tepkimelerden kuvvet alarak haşin, kavgacı ve isyankar olur ve kimseye güvenmediğini belli ederdi. İnsanlara ve topluma inanmadığı için, kendisi gibi geleneklere isyan edip, o zamana kadar kabul edilmemiş hırsızları, cinsel sapıkları, toplumun içinden attığı kimseleri anlayıp onlarda yaşama hakkını savunan yazarları sever ve okurdu. (Gide ve Genet gibi)” dedi.

Hikâye kitapları
Semaver (1936, Remzi Kitabevi)
Sarnıç (1939, Çığır Kitabevi)
Şahmerdan (1940, Çığır Kitabevi)
Lüzumsuz Adam (1948, Varlık Yayınları)
Mahalle Kahvesi (1950, Varlık Yayınları)
Havada Bulut (1951, Varlık Yayınları)
Kumpanya (1951, Varlık Yayınları)
Havuz Başı (1951, Varlık Yayınları)
Son Kuşlar (1952, Varlık Yayınları)
Alemdağ’da Var Bir Yılan (1954, Varlık Yayınları)
Az Şekerli (1954, Varlık Yayınları)
Tüneldeki Çocuk (1955, Varlık Yayınları)
Şiir
Şimdi Sevişme Vakti (1953, Yenilik Yayınları)
Roman
Medarı Maişet Motoru (1944, Ahmet İhsan Basımevi)
(1952, ikinci baskı, Birtakım İnsanlar adı ile)
Kayıp Aranıyor (1953, Varlık Yayınları)
Çeviri
Yaşamak Hırsı, Georges Simenon (1954)
Röportajları
Mahkeme Kapısı (1956, Varlık Yayınları)

Yorum yapın

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.