Günlük Hayatta Kullanılan Dini İfadeler

GÜNLÜK KONUŞMALARDA DİNÎ İFADELER

Günlük konuşmalarımızda birçok dinî ifade ve kavram kullanırız. Bunlardan bazıları,

Allah (c.c.) peygamber, eûzü besmele, selam, hamt ve şükür, tekbir ve salavat,

sevap, günah, helal, haram, estağfirullah ve sübhanallah”tır.

Allah (c.c.), kâinatın ve bütün varlıkların yaratıcısı, koruyucusu olan yüce ve tek varlıktır.
Günlük hayatta Allah’a  (c.c.) olan sevgimizi onu sık sık anarak gösteririz. Ona ibadet eder
ve onun adını günlük hayatta çeşitli durumlarda, “Allah’tan (c.c.) umut kesilmez.” “Allah (c.c.) sabırlı kulunu sever.” “Allah’ını (c.c.) seversen” “Allah (c.c.) korusun.” “Allah (c.c.) bilir.”, “Allah (c.c.) razı olsun.” Gibi cümlelerde ifade ederiz.

Peygamber, Allah’ın (c.c.) buyruklarını insanlara ulaştırmak ve açıklamak için insanların arasından Allah (c.c.) tarafından seçilip görevlendirilen kişidir. Peygamberler insanlara Allah’ın (c.c.) varlığı ve birliği hakkında bilgiler verir. Allah’ın (c.c.) istek ve öğütlerini açıklar. İbadet ve ahlak ilkelerini öğretir. Kendileri de bu ilkelere uygun davranarak insanlara örnek olur.

Eûzü Besmele

“Eûzü billâhi mine’ş-şeytâni’r-racîm, Bismillahirrahmânirrahîm”

Anlamı “Kovulmuş şeytanın kötülüğünden Allah’a (c.c.) sığınırım.”,
“Rahman ve Rahim olan Allah’ın (c.c.) adıyla” anlamına gelir.

Besmele

Anlamı : Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla

Selamlaşma

Sözlükte; esenlik, barış, sağlık gibi anlamlara gelen selam, karşımızdaki insana duyduğumuz güzel duygu, saygı ve dileklerimizin bir ifadesidir.

İnsanlar arasındaki sevgi ve dostluk bağlarının güçlenmesinde selamlaşmanın önemli bir yeri vardır.

Hamt ve Şükür

Allah’ın verdiği bütün nimetler için Allah’a hamt ve şükür ederiz.
Ona karşı hamt ve teşekkürümüzü “Allah’a (c.c.) şükürler olsun, çok şükür, hamdolsun, elhamdülillah” gibi sözlerle dile getiririz.

Hamt: Bütün övgü çeşitlerini içeren, sevgi ve saygıyla Allah’a (c.c.) yapılan şükür. Nimetlerin, güzelliklerin kaynağı ve sahibi olan Allah’ı (c.c.), övgü ve yüceltme sözleriyle anma, emirlerini yerine getirip yasaklarından kaçınma.

Şükür: Allah’ın (c.c.) vermiş olduğu sayısız nimetlerin, onun sonsuz iyilik ve bağışının sonucu olduğunu fark ederek kişinin kalbinin teşekkür duygusuyla dolması ve bunu diliyle ifade etmesi.

Tekbir ve Salavat

Tekbir,

Allah’ı (c.c.) yüceltmenin, salavat ise Hz. Muhammed’e (s.a.v.) olan sevgi ve saygının dile getirildiği sözlerin adlarıdır.

Sözlükte “yüceltmek, büyük olduğunu kabul etmek” anlamındaki tekbir; dinî terim olarak Allah’ın (c.c.) büyüklüğünü, yüceliğini anmak için söylenen ve “Allah (c.c.) en büyüktür.” anlamına gelen “Allahu Ekber” ifadesidir.

Tekbir :  Allahu Ekber

Anlamı : Allah (c.c.) en büyüktür.

Namaz, hac, kurban gibi ibadetlerde; gündelik hayatta çeşitli vesilelerle Allah’ın (c.c.) gücünün ve yaratılıştaki mükemmelliğin görüldüğü her yerde tekbir getirilir.

Ezan’ın içinde de tekbir sözleri vardır.

Bayram namazından sonra okunan hutbeye de tekbirlerle başlanır. Kurban kesilirken de besmeleden sonra tekbir getirilir.

Salavat, sözlükte “dua, tazim, rahmet” anlamlarına gelmektedir. Dinî terim olarak Hz. Peygamber’i (s.a.v.) anmak ve onun Allah (c.c.) katındaki derecesinin daha da yüceltilmesi için yapılan dua cümlesidir.

Hz. Peygamber’in adı anıldığında ona salavat getirilir. Peygamberimize (s.a.v.) salavat

getirme; ona olan bağlılığı belirtme, ona karşı sevgi ve hürmeti arz etme anlamına gelir.

Salavat : Sallallahu aleyhi vesellem

Allâhümme salli alâ Muhammedin ve alâ âli Muhammed

Sevap, Günah, Helal, Haram

Sevap, iyi bir davranışın karşılığı olarak Allah (c.c.) tarafından verileceğine inanılan ödüldür.

Kimsesizlere yardım etmek, başarılı olmak için çalışmak, otobüslerde yaşlı insanlara yer vermek, çevreyi korumak, dürüst davranmak, güzel söz söylemek…

Günah, İslam dininin yasakladığı iş ve davranışları yapmaktır.

Anne babaya kötü davranmak, yalan söylemek, bir insanın yüzüne söylenemeyecek şeyleri arkasından söylemek, komşuları rahatsız etmek, başkasına ait olan bir şeyi izinsiz almak ve insanları aldatmak…

Haram, Dinen sorumluluk çağına ulaşmış olan kişilere Allah’ın (c.c.) yapılmasını kesin olarak yasakladığı söz ve davranışlardır.

Yalan söylemek, iftira etmek, hırsızlık yapmak, anne ve babaya karşı gelmek, canlılara eziyet etmek, haksız kazanç sağlamak gibi davranışlar

Helal ise dinî bakımdan kullanılmasına, yapılmasına, söylenmesine, yenilip içilmesine izin verilen şeylerdir.

Geçimini sağlamak için çalışmak, sağlıklı beslenmek helal olan davranışlardır.

Dilimizde helal kavramı ile ilgili birçok ifade ve deyim vardır. Helal lokma”, “Helal süt emmiş.” ve “Allah (c.c.) helalinden kazanç nasip etsin.bunlardan birkaçıdır.

Estağfirullah, Sübhanallah

 Estağfirullah, “Yüce Allah’tan (c.c.) kusur ve hatalarımın bağışlanmasını dilerim.” anlamına gelen bir dua sözüdür.

İnsan, zaman zaman bilerek veya bilmeyerek hata yapabilir ve günah işleyebilir. İnsan bir hata yaptığında ve günah işlediğinde bundan pişmanlık duyarak Allah’tan (c.c.) bağışlanma dilemelidir. Bu durumda samimi bir şekilde “estağfirullah”, diyerek Allah’tan (c.c.) affını istemelidir. Buna “tövbe” denir.

Sübhanallah

Bu söz “Allah’ım! Seni her türlü eksiklikten uzak tutarım.” anlamına gelen bir yüceltme sözüdür. Bu sözü söyleyerek Allah’ın (c.c.) yüceliğini hatırlarız. Onun, her türlü noksanlıklardan, kusur ve hatadan uzak olduğunu kalp ile tasdik eder, dil ile ifade etmiş oluruz. 

DİLEK VE DUALARDA GEÇEN DİNÎ İFADELER 

Dua etmek bizi Allah’a (c.c.) yakınlaştırır. Örneğin hasta ziyaretine gittiğimizde, “Allah (c.c.) şifa versin.” deriz. Bir kimse bize yardım ettiğinde, “Allah (c.c.) sizden razı olsun.” diye dua eder, iyi dileklerimizi belirtiriz.

Yeni doğan bir bebek için ziyarete gidildiğinde “Allah (c.c.) analı babalı büyütsün.” veya “Maşallah, Allah (c.c.) nazardan korusun.”

Sınava girecek olan bir öğrenciye “Allah (c.c.) zihin açıklığı versin.” veya “İnşallah başarılı olursun.”

Bir cenaze evine gittiğimizde “Allah (c.c.) rahmet eylesin.” deriz.

Herhangi bir tehlike ile karşılaştığımızda “Allah (c.c.) korusun!” deriz.

Bir yakınını yolcu eden kimseye “Allah (c.c.) kavuştursun.” derken yolculuğa

çıkan kişiye de “Allah (c.c.) yolunu açık etsin.” deriz.

Bahçesinde çalışan bir komşumuza “Allah (c.c.) kolaylık versin.” Veya “Allah (c.c.) yardımcınız olsun.”

İnsanlar birbirlerinden ayrılırken “Allah’a (c.c.) ısmarladık.” veya “Allah’a (c.c.) emanet ol.”

dilek ve dualarımızda hem kendimiz hem de yakınlarımız için güzel şeyler isteriz. İnsanların birbirleri için diledikleri bu güzel istekler, aralarındaki yakınlık ve sevgiyi artırır. İnsanlar birbirlerine duydukları bu güvenle huzurlu bir hayat yaşarlar. Toplumda sevgi, kardeşlik, güven ve dayanışma duyguları gelişir. Bunun sonucunda da barış içinde yaşayan bir toplum meydana gelir.

Maşallah, “Allah’ın (c.c.) dilediği şey veya Allah’ın (c.c.) dilemesi” demektir. Konuşmalarımızda “Allah’ın (c.c.) istediği gibi, Allah (c.c.) nazardan saklasın, ne kadar da güzel ” gibi anlamlarda kullanılır.

İnşallah: Allah (c.c.) dilerse” anlamına gelir.

NELER ÖĞRENDİK?

Yorum yapın

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.