Bulutsuz bir gecede gökyüzüne baktığımızda, gökyüzünde parlayan birçok gök cismi görebiliriz. Bu gök cisimleri arasında Dünya’ya en yakın olan Ay’dır. Ay, Dünya’mızın tek doğal uydusudur. Ay ışık kaynağı değildir. Güneşten aldığı ışığı yansıtır. Ay, Dünya’dan çok daha küçük bir gök cismidir. Dünya’dan gökyüzüne baktığımızda Ay’ın diğer gök cisimlerinden daha büyükmüş gibi görürüz.
Hem Dünya’dan hem de Güneş’ten küçük olmasına rağmen Ay’ın Güneş’ten büyükmüş gibi görünmesinin sebebi Dünya’mıza Güneş’ten daha yakın olmasıdır. Ay’ın şekli küreye benzer.
Ay’ın atmosferi yoktur. Bunun sonucunda;
- Rüzgar, yağış gibi hava olayları görülemez
- Meteorlar Aya çarpar.
- Güneşin zararlı ışınlarından korunmaz
Ay’ın atmosferi yoktur. Bunun sonucunda; ve gece ile gündüz arasındaki sıcaklık farkı oldukça fazladır. Ay’da rüzgâr ve yağmurun olmaması sebebiyle yüzeydeki toz tabakası hiç değişmeden kalır. Bu nedenle astronotların Ay’da bıraktıkları ayak izleri sonsuza dek hiç bozulmadan kalacaktır. Ay da atmosfer olmadığı için Ay’ı koruyamaz ve bu gök cisimeri Ay da çukurlar oluşturur. Bu çukurlara Krater adı verilir. korunamaz.
Ay yüzeyinde kayalıklar, vadiler ve yüksek dağlar da bulunur.
Ay kendi ekseni etrafında dönme hareketi, Dünya’nın etrafında ise dolanma hareketi yapar. Ay’ın dönme ve dolanma hareketinin süreleri eşittir ve 27 gün 8 saattir. Bu yüzden Ay’ın hep aynı yüzünü görürüz.
Ay’ında katmanları vardır fakat Dünya’nınkinden farklıdır.
Ay’ın Dünya’ya ortalama uzaklığı 384.000 km’dir. Ay Dünya’nın ¼ ü kadardır.
Dünya, Güneş ve Ay’ı büyüklüklerine göre sıralayacak olursak en büyük Güneş, sonra Dünya, sonra Ay şeklinde sıralarız. Güneş’i basketbol topuna benzetecek olursak Dünya’yı nohut, Ay’ı da mercimek tanesine benzetebiliriz. Ay daha küçük olduğu için Dünya ya oranla çekim kuvveti daha azdır. Ay’a ilk uzay yolculuğu 16 Temmuz 1969 tarihinde gerçekleşmiştir. Apollo 11 isimli uzay aracı ile Ay’a ayak basan ilk astronot Neil Armstrong’dur