Osmanlıda Devlet Yönetimi

Osmanlı Devleti mutlak monarşi ile yönetilirdi. Devletin başında Osmanlı soyundan gelen bir padişah bulunurdu. Hükümdarlık babadan oğla geçerdi. Osmanlı hükümdarları; Bey, Padişah, Gazi, Han, Hakan, Sultan, Hünkâr, Hüdavendigar gibi unvanlar kullanırlardı. Padişahlar, Yavuz Sultan Selim’den itibaren “halife” unvanını da kullanmaya başladılar. Padişah çocuklarına “çelebi” veya “şehzade” denilirdi. Şehzadeler sancaklara atanır ve yanlarına “lala” adı verilen … Devamını oku…

Atatürk’ün İletişime Verdiği Önem

4 Eylül 1919 İrade-i Milliye gazetesi kuruldu. 10 Ocak 1920 Hâkimiyet-, Milliye gazetesi kuruldu (Ankara’da) 6 Nisan 1920 Anadolu Ajansı kuruldu. 7 Ekim 1920 Ceride-i Resmiye (Resmi Gazete) yayına başladı. 1925 Telsiz Telgraf Hakkında Kanun 1927 Telsiz Telgraf vericileri hizmete girdi. 6 Mayıs 1927 İstanbul Radyosu yayına başladı. Kasım 1927 Ankara Radyosu yayına başladı. 1990’lı … Devamını oku…

Ermeni Meselesi

Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra Kafkasya’nın güneyinde bir Ermenistan Devleti kuruldu. İtilaf Devletleri, Mondros Ateşkes Anlaşması’nın 24. maddesi ile Doğu Anadolu’yu Ermenilere vermeyi planladı. Sevr Antlaşması ile de Doğu Anadolu’da büyük bir Ermeni Devleti kurulması kararlaştırıldı. Bundan cesaret alan Ermeni askerleri ve çeteleri 1920’de Anadolu’ya karşı yeniden saldırıya geçtiler. Bunun üzerine TBMM Hükümeti bölgede bulunan 15. … Devamını oku…

Atatürk’ün Samsun’a Çıkışı

Amaç : İngilizler, Mondros ateşkes antlaşmasının 7. maddesini göstererek Samsun taraflarına yoğunlaşmışlar ve buralarda karışıklık olduğunu iddia ederek, Osmanlı devletinden buraların kontrol edilmesini istemişlerdir. Buradaki Pontusçu Rumlar Türk köylerini basarak katliamlar yapıyor ,Türkler de kendilerini savunmaya çalışıyorlardı Öte yandan,her yandan düşmanla çevrilmiş bulunan İstanbul’da Kurtuluş savaşı başlatmanın imkansız olduğuna inanan Mustafa Kemal ,Anadolu’ya geçmenin yollarını … Devamını oku…

Misakk-ı Milli’nin ilanı ve önemi

• Amasya Görüşmeleri’nde alınan kararla yurdun her tarafında seçimler yapılarak Mebuslar Meclisinin açılmasına zemin hazırlanmıştır. Meclisin İstanbul’da açılmasına karar verilince M. Kemal İstanbul’a gitmemiştir. Fakat onun düşüncelerini temsil eden Felah-ı vatan adıyla bir grup kurulmuştur. Bu grup hazırladığı Misak-ı Milli’yi Son Osmanlı Mebusan Meclisine kabul ettirmiştir.(28 Ocak 1920) 1. Mondros Ateşkesi imzalandığı sırada işgal edilmemiş … Devamını oku…

Havza Genelgesinin önemi nedir?

• M. Kemal Havza’ya gelince askeri ve sivil mülki amirlere gönderdiği bildirilerle, işgallerin protesto yapılmasını, mitingler düzenlenmesini , ülkemizin içinde bulunduğu durumun millete anlatılmasını , İstanbul hükümetine protesto telgraflarının çekilmesini istemiştir. NOT: M. Kemal 15 Mayıs 1919’da İzmir’in Yunanlılar tarafından işgal edilmesinden sonra 16 Mayıs 1919’da Bandırma vapuruyla Samsun’a doğru yola çıkmış ve 19 Mayıs … Devamını oku…