Klasik Eğitim ve Modern Eğitim

eba            Teknolojinin hızla ilerlediği bir dünya da yaşamanın olumlu yönleri olduğu gibi maalesef olumsuzlukları da mevcut. Her ne kadar olumsuzlukları olduğu bilimsel gerçeklerle de ortaya konulsa da kullanımından vazgeçilmiyor ve her geçen gün teknoloji aşkımız depreşerek büyüyor.

80’li yıllarda 90’lı yıllarda öğrenci olanlar klasik eğitim ifademizi çok iyi anlayacaktır. İsterseniz klasik eğitim ve günümüz eğitimini beraberce kıyaslayalım.

Kılık Kıyafet Açısından:

Ülkemizde uzun yıllar siyah ve mavi önlük, yakalık, mendil gibi kıyafet uygulaması yapıldı. Öğretmenler sınıfa girdiğinde tek renk öğrenciye daha iyi motive olarak ders anlatabildi. Bahçeye çıkan öğrencilere baktığında farklı kıyafetli kim fark edebiliyor ve tedbirini de alabiliyordu.

Günümüzde ise okullarda öğrencilerin kıyafetlerinde serbestlik uygulaması getirildi ve öğrenci okula istediği kıyafetle gidebilme imkânı verildi. Peki, uyuşturucu kullanımının ilkokul sıralarına kadar indiği bir çağ da okul bahçesinde öğrencilerin arasına giren bir yabancıyı nasıl ayırt edebileceğiz?

Özgürlük güzeldir ama özgürlük öğrenciler için yararlı ve faydalı ise savunulmalı, uygulanmalıdır. Tek tip kıyafet uygulamasında ekonomik sınıfsal farklılıklar hissedilmiyor, maddi kötü durumu kötü olan aileler dahil okul kıyafetini alıyor ve o formanın altına ne giydiğinin önemi olmuyordu. Şimdi ise zengin madden rahat ailelerin çocukları marka kıyafetlerle okula giderken, fakir aile mensubu ailelerin çocukları daha vasat elbiseler giyerek okula gidiyor. Sınıf sıralarında sınıfsal ayrımı özgürlük adına çocuklara sunmuş ve onların ruh hallerine direk etki etmiş olduk.

Eğitim Materyalleri Açısından:

Klasik eğitimde kullanılan materyaller her öğrenci için standarttı. Öğretmen a kitabını alın, 6’lı kuru kalem boya alın derdi. Zengin de fakir de farksızdı. Özgürsünüz dediğinde fakir ailenin öğrenci çocuğu için bir şey değişmedi 6’lı boya kalemi masasındaydı ama zengin ailenin çocuğunun 24’lü boya kalemi masasında yerini aldı.

Eskiden öğretmen dönem ödevi verir, çeşitli kaynaklardan araştıracaksınız ve el yazınızla yazacak ve sınıfta arkadaşlarınıza ödevinizi uygulamalı anlatacaksınız, derdi. Böylece öğrenci hem araştırma yapmayı, araştırırken öğrenmeyi ve öğrendiğini aktarmayı aynı anda öğrenmiş olurdu. Günümüzde çocuklar dönem ödevlerini ve normal ödevlerini en yakın internet kafeden çıktı alıyor ve okumadan öğretmenine teslim ediyor. Ne öğrendi bu öğrenci? Arkadaşlarına ne anlatacak? Bu öğrencinin okula gelme amacı neydi? Teknoloji güzeldir ama yerinde kullanılırsa.

Kitaplar öğrencinin en büyük hazinesidir. Okumayı sevdiren, öğrenmeyi kolaylaştıran sessiz öğretmenlerdir. Öğrencinin yarın hangi dersim var diye programına bakması, ilgili dersin kitaplarını çantasına koyması bile kişide disiplin öğreniminde etkilidir. Günümüz de ise öğrencinin sadece tableti var. Okuduğu önemli gördüğü yerin altını çizemediği, yapraklarına dokunamadığı ve içerisinde oyun yüklenebilen teknolojik kitapları!

Dünyanın en zengin ailelerinin çocuklarının bugün hala klasik eğitimle öğrendiklerini biliyor musunuz? Çünkü gerçek öğrenme gayret ister, çaba ister, emek ister.

Yorum yapın

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.