Gezi Yazısı (seyahatname) Özellikleri

Yazarların yurt içinde ya da yurt dışında yaptıkları gezilerde, gördüklerini anlattıkları edebî eserlerin ortak adıdır.

    Bu eserlerde yazarlar; gezip gördükleri yerlerdeki insanların bütününün ya da belli bir kesiminin yaşayışını, gelenek ve göreneklerini, dikkatlerini çeken ve okuyucuların da ilgi duyacaklarına inandıkları özelliklerini anlatmaya çalışırlar. 

Gezi yazılarında ilginç bir anlatım vardır. Yazılarda anlatım, yeri gelir hikâyeye dayanır; yeri gelir bir portre çizilir, tasvir yapılır. Konuşmalar da bulunabilir. Yani anlatım, yer yer değişiklikler gösterir. 

Gezi; hayale değil, yazarının gözlemine ve doğru olarak duyduklarına dayandığı için tarih, coğrafya, toplum bilim, hukuk vb. bilim dallarına kaynaklık eder.

    Gezi; gazete ve dergilerde yayımlanacak ölçüde yazılabileceği gibi, kitap hâlinde de yazılabilir. 

Gezi türü, edebiyatımızda yeni değildir. Divan edebiyatı zamanından beri “Seyahatname” adı altında türlü eserler bulunmaktadır. 

Bazı sefaretnameler ile tarihî, coğrafî konularda yazılmış pek çok eser, bütünü ile olmasa da gezi yazısı özelliği gösteren bölümler taşırlar. 

Türk edebiyatında gezi türünde kaleme alınmış en büyük eser, Evliya Çelebi‘nin (1611-1685) on cilt olarak yazdığı Seyahatnamedir.

Evliya Çelebi, bu eserinde gezip gördüğü memleketlerin tarihi, insanları, âdetleri, yaşayış tarzları ve her türlü özellikleri hakkında geniş ölçüde bilgi vermiştir.

 

Ayrıca, Seydi Ali Reis‘in Mir’âtü’l-Memâlik (Ülkelerden Manzaralar),

 

 İzzet Molla‘nın Mihnet Keşan adlı eserlerini,

 

Tanzimat’tan önceki dönemde yazılmış gezi eserleri (seyahatnameler) arasında sayabiliriz.

Gezi yazısı yazarken şu özelliklere dikkat etmek gerekir:

 

  • Gezilen yerlerin, hiç bir yere benzemeyen özelliklerini dile getirmek.

 

  • Gezilen yerlerde yaşayan insanların kültürel özelliklerini (ırk, dil, hayat tarzı, folklorik özellikleri vb.) belirtmek.

 

  • Gezilen yerlerin tarihî, mimarî ve uygarlık özelliklerini belirtmek.

 

  • Gezilen yerlerin teknolojik ve ekonomik alandaki gelişmelerini belirtmek.

 

 NOT:

 

  • Anılarda amaç yazarın yaşamındaki ilgi çekici olayları anlatmasıdır,

 

  • Gezi yazılarında ise amaç gezilip görülen yerleri okuyucuya tanıtmaktır.

 

  • Üslup olarak hem anı hem de gezi yazıları açık, sade, anlaşılır, içten bir anlatım vardır.

 

  • Gezi yazılarında gözlem önemli bir unsurdur. Anılarda ise yazarın kendi yaşamına dair izlenimleri önemlidir.

 

  • Her iki türde de dil göndergesel işlevde kullanılır.

 

  • Her iki türde de öyküleyici, betimleyici, açıklayıcı anlatım türleri kullanılır.

Yorum yapın

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.