Cumhuriyet Sonrası Gelişmeler

CUMHURİYETİN İLANI 29 EKİM 1923

  • Kurtuluş savaşı yıllarında sürekli milli egemenliğin önemi vur­gulanmıştır.
  • TBMM’nin varlığı cumhuriyetin ilanını gerektiriyordu.
  • Ankara’nın başkent olarak ilanının ardından rejim tartışmala­rı başladı.
  • 1923 Ekim’inde Ali Fethi Bey hükümetinin istifasıyla ortaya bir hükümet bunalımı çıktı.
  • Meclis hükümeti, sistemi yüzünden yeni bir hükümetin kurul­ması gecikiyordu.
  • Hükümet bunalımını çözmek ve rejim tartışmalarını sona erdirmek amacıyla Mustafa Kemal Paşa’nın teklifiyle Cumhuri­yet ilan edildi.

SONUÇLARI

  • Yeni Türk devletinin rejimi belirlendi.
  • Hükümet bunalımı sona erdi.
  • Meclis hükümeti sisteminden kabine sistemine geçildi.
  • 1921 Anayasası’na devletin rejimi, dili, dini, başkenti ile ilgili maddeler eklendi.
  • Mustafa Kemal Paşa          – İlk Cumhurbaşkanı
  • İsmet Paşa                          – İlk Başbakan
  • Fethi (Okyar) Bey               – İlk TBMM başkanı seçildiler.

HALİFELİĞİN KALDIRILMASI 3 MART 1924

Sebepleri

  • Saltanatı kaldırılması ve Cumhuriyetin ilanı ile halifeliğin bir fonksiyonunun kalmaması
  • Ulusal egemenlikle halifeliğin bağdaşmaması.
  • Yeni rejime karşı olanların sığınabilecekleri tek makamın ha­lifelik olması
  • Bazı milletvekillerinin halifeyi TBMM’nin üzerinde görmeleri
  • Bütün bu gelişmeleri dikkate alan TBMM, 3 Mart 1924’de çıkardığı bir kanunla halifeliği kaldırdı, aynı zamanda;
  • Şer’iye ve Evkaf Vekaleti kaldırıldı. Yerine daha sonra Diya­net İşleri Başkanlığı ve Vakıflar Genel Müdürlüğü kuruldu.
  • Erkan-ı Harbiye-i Umumiye Vekaleti kaldırıldı. Genel kur­may başkanlığı kuruldu ve siyaset dışı bırakıldı.
  • Tevhid-i Tedrisat Kanunu çıkarılarak eğitimde birlik sağlandı.
  • Osmanlı hanedanı yurt dışına çıkarıldı.

Halifeliğin Kaldırılmasının Sonuçları

İnkılapların gerçekleştirilmesi için uygun bir ortam hazırlandı.

Laikliğin gerçekleştirilmesi için önemli bir adım atıldı.

Yeni kurulan rejim güçlendirilerek eski rejime dönüş yolu ka­patıldı.

Ulusal egemenliğin pekiştirilmesi sağlandı.

ANKARA’NIN BAŞKENT OLMASI 13 EKİM 1923

Kurtuluş savaşının kazanılmasından sonra başkent sorunu ortaya çıktı.

Ankara, Kurtuluş Savaşı’nın merkezi olması ve güvenli bir konumda bulunması sebebiyle TBMM tarafından başkent olarak kabul edildi.

ÇOK PARTİLİ HAYATA GEÇİŞ

İlk TBMM’de Gruplar

  • İlk TBMM’de bütün milletvekillerinin ortak amacı vatanın iş­galden kurtarılması olduğu için partileşmeye gidilmedi.
  • İlk TBMM’de Islahat Grubu, İstiklal Grubu, Tesanüt Grubu gi­bi gruplar vardı.
  • Mustafa Kemal Paşa’nın öncülüğünde Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Grubu kuruldu.
  • Mustafa Kemal Paşa taraftarlarına I. Grup, karşı olanlara ise II. Grup dendi. II. Grup saltanat ve hilafet taraftarı idi.

HALK PARTİSİ’NİN KURULUŞU 9 Ağustos 1923

  • Mustafa Kemal Paşa’nın öncülüğünde Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk grubu temel alınarak kuruldu.
  • Parti 1923-1950 yılları arasında tek başına iktidarda kaldı.
  • Bu süre içinde;

Mustafa Kemal Paşa 1923- 1938

İsmet İnönü                 1938-1950

hem cumhurbaşkanlığı hem de genel başkanlık yaptılar.

Yapılan inkılaplar parti programına dayanarak gerçekleştiril­miştir.

Halk partisi ekonomide devletçiliği savunmuştur.

Türkiye’de kurulan ilk siyasi partidir.

Halk partisi 14 Mayıs 1950’de yapılan seçimleri kaybetti ve yönetimi Demokrat Parti aldı.

ORDUNUN SİYASETTEN AYRILMASI 10 Aralık 1924

ve II. TBMM döneminde milletvekilliği ile komutanlık aynı kişide bulunabiliyordu.

Mustafa Kemal Paşa ittihatçılarda gördüğü ordu-politika ilişki­sinin Cumhuriyet döneminde de devam etmesini istemiyordu.

1924 yılı Ekim ayı sonlarında Kazım Karabekir Paşa, Ali Fu­at Paşa, Refet Paşa gibi komutanlar birliklerinin başından ay­rılarak      Ankara’ya geldiler. Bu gelişmeler üzerine milletvekilli­ğiyle askerliğin aynı kişide bulunamayacağına dair kanun ka­bul edildi.

Böylece ordu siyasetten ayrıldı.

TERAKKİPERVER CUMHURİYET PARTİSİ 17 KASIM 1924

  • Partinin genel başkanı Kâzım Karabekir Paşa’dır.
  • Kurucuları milli mücadelenin önde gelen isimleridir. Rauf (Or-bay) Bey, Ali Fuat (Cebesoy) Paşa, Refet (Bele) Paşa, Ad­nan (Adıvar) Bey gibi
  • Türkiye’de Halk partisinden sonra kurulan ikinci parti, Cum­huriyetin ilanından sonra kurulan ilk partidir.
  • İlk muhalefet partisidir.

Ekonomide liberal düşünceyi savunmuştur.

Dini inançlara saygılı olmayı ilke olarak kabul etmiştir.

  • Terakkiperver Cumhuriyet Partisi’nin muhafazakar ve dini inanç!ara saygılı bir siyaset izlemesi yeni rejime karşı olanla­rın bu partide yer almalarına neden oldu.
  • Terakkiperver Cumhuriyet partisi Şeyh Said isyanı ile ilgisi olduğu gerekçesiyle kapatıldı. (5 Haziran 1925)
  • Çok partili hayata geçişte ilk deneme başarısızlıkla sonuçlandı.

ŞEYH SAİD İSYANI 13 ŞUBAT 1925

SEBEPLERİ

  • Şeyh Said’in yeni rejime karşı olması
  • İngilizlerin kışkırtmaları
  • Terakkiperver Cumhuriyet Partisi’nin kurulması

Diyarbakır’da başlayan isyan çok geniş bir alana yayıldı.

İsyanı bastıramayan Fethi (Okyar) Bey hükümeti istifa etti, yeni hükümeti İsmet Paşa kurdu.

Alınan tedbirlerle Şeyh Said isyanı bastırıldı.

SONUÇLARI

Takrîr-i Sükun Kanunu çıkarıldı. (4 Mart 1925)

–          Bu kanunla basına sınırlama getirildi.

–          Hükümetin eleştirilmesi yasaklandı.

–          Bu kanun 1929’a kadar yürürlükte kaldı.

İsyan bölgelerine İstiklal mahkemeleri gönderildi.

Yeni rejime yönelik ilk isyandır.

Terakkiperver Cumhuriyet Partisi kapatıldı.

İlk demokrasi denemesi başarısızlıkla sonuçlandı.

İngiltere Musul konusunda önemli bir avantaj elde etti.

MUSTAFA KEMAL PAŞA’YA SUİKAST GİRİŞİMİ 16 HAZİRAN 1926

Eski ittihatçılarla yeni rejime karşı olanlar Mustafa Kemal Pa­şa’ya bir suikast düzenleyerek iktidarı ele geçirmeyi planladı­lar.

Suikast yeri olarak İzmir seçildi.

Suikast gerçekleşmeden ortaya çıkarıldı.

Olayı planlayanlar İzmir İstiklal mahkemesinde yargılanarak ağır cezalara çarptırıldılar. .

Mustafa Kemal Paşa “Benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır. Fakat Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır.” demiştir.

SERBEST CUMHURİYET PARTİSİ 12 AĞUSTOS 1930

1929’da bütün dünyada başlayan ekonomik bunalım Türki­ye’yi de etkiledi.

İktidardaki Cumhuriyet Halk Partisi’ne karşı tepkiler artmaya başladı.

İktidar partisinin denetlenebilmesi ve demokrasinin tam ola­rak yerleşebilmesi için yeni bir partiye ihtiyaç duyuldu.

Mustafa Kemal Paşa’nın isteğiyle Fethi (Okyar) Bey’in baş­kanlığında Serbest Cumhuriyet Partisi kuruldu.

Serbest Cumhuriyet Partisi ekonomide liberalizmi savunu­yordu.

Zamanla partiye inkılap karşıtları girmeye başladı.

Fethi Bey kontrolü kaybedeceğini anlayınca partiyi feshetti. (17 Kasım 1930)

Menemen Olayı 23 Aralık 1930

Derviş Mehmet ve adamları Menemen’de olay çıkardılar.

Olayı bastırmak isteyen asteğmen Kubilay öldürüldü.

Alınan tedbirlerle isyan bastırıldı.

Olayı çıkaranlar İstiklal mahkemelerinde yargılanarak ağır cezalara çarptırıldılar.

Menemen olayı rejime yönelik ikinci harekettir.

Serbest Cumhuriyet Partisi’nin feshedilmesindeki haklılık an­laşılmıştır.

1946’ya kadar çok partili hayata geçilmesi gecikmiştir.

ÇOK PARTİLİ HAYATA GEÇİLEMEMESİNİN SEBEPLERİ

Yeni rejimin yerleştirilmek istenmesi

Halkın çok partili hayata hazır olmayışı

Yeni bir dünya savaşının çıkma ihtimali

Lozan’dan kalan bazı sorunların çözülmek istenmesi (Hatay-Boğazlar)

ÇOK PARTİLİ HAYATA GEÇİŞ 1946

  • II. Dünya savaşından sonra bir çok ülkede demokrasi hakim olmaya başladı.
  • Savaşı kazanan ülkeler de demokrasi ile yönetilen ülkelerdi,
  • Dünya barışını korumak için savaştan sonra Birleşmiş Millet­ler kuruldu.
  • Türkiye’nin de dünya devletleri içerisinde yerini alabilmesi için çok partili hayata geçmesi gerekiyordu.
  • 1946’da Cumhuriyet Halk Partisi’nden ayrılan Adnan Mende­res, Celal Bayar, Refik Koraltan ve Fuat Köprülü Demokrat Parti’yi kurdular.
  • 1946’da “açık oy, gizli sayım” sistemine dayalı yapılan seçimi Cumhuriyet Halk Partisi kazandı.
  • 14 Mayıs 1950’de “gizli oy, açık sayım” sistemiyle yapılan se­çimi Demokrat Parti büyük bir çoğunlukla kazandı.
  • Demokrat Parti 1950-1960 yılları arasında Türkiye’yi idare etti.
  • Bu dönemde Cumhurbaşkanı – Celal Bayar, Başbakan – Adnan Menderes TBMM Başkanı – Refik Koraltan


İNKILAPLAR

Cumhuriyet döneminde; Hukuk alanında Eğitim alanında Sosyal alanda Ekonomi alanında inkılaplar yapıldı.

Siyasi alanda ise,

+   Saltanatın kaldırılması 1 Kasım 1922

+   Ankara’nın başkent olması 13 Ekim 1923

+   Cumhuriyetin ilanı               29 Ekim1923

+   Halifeliğin kaldırılması        3 Mart1924

+   Çok partili hayata geçiş denemeleri yapılmıştır.

A) Hukuk Alanında Yapılan İnkılapların Sebepleri

  • Osmanlı Devleti’nde hukuk birliğinin olmaması
  • Kadın-erkek eşitliğinin olmaması
  • Çağın ihtiyaçlarını karşılayacak yeni bir hukuk sitemine ihti­yaç duyulması
  • Devlete laik bir karakter kazandırma düşüncesi

TEŞKİLAT-I ESASİYE’NİN KABULÜ 20 OCAK 1921

  • 23 Maddedir.
  • Kısa olmasının nedeni o zamanın olağanüstü şartları ve acil ihtiyaçları karşılamak için hazırlanmış olması.
  • Güçler birliği ilkesi hakimdir.
  • TBMM yasama ve yürütme yetkisine sahiptir
  • Meclis Hükümeti sistemi vardır.
  • TBMM’nin üstünde güç yoktur.
  • Amasya Genelgesi ile gelişen milli hakimiyet ruhuna resmi bir kimlik verilmiştir.
  • Bu Anayasaya devletin yönetim şekli (cumhuriyet)29 Ekim 1923’de eklenmiştir.


1924 ANAYASASI‘NIN KABULÜ 20 NİSAN 1924

  • Gerçek hayatın ihtiyaçlarına cevap veren bir anayasadır.
  • Egemenlik kayıtsız şartsız millete verilmiştir.
  • Vatandaşın haklarının korunması için Danıştay kurulmuştur.
  • 1928’de Anayasadan “devletin dini İslam’dır” ibaresi çıkarılmıştır.
  • Kadınlara seçme ve seçilme hakkı verilmiştir.
  • 1937’de Atatürk ilkeleri anayasaya girmiştir.
  • Günün şartlarına göre en çok değişikliğe uğrayan Anayasa­dır
  • 1960’a kadar yürürlükte kalmıştır.

– İsviçre Medeni Kanunu’nun kabulü       17 Şubat 1926

– İsviçre Borçlar Kanunu’nun kabulü         8 Mayıs 1928

– Alman Ticaret Kanunu’nun kabulü        10 Mayıs 1928


LAİKLİĞE GEÇİŞ AŞAMALARI

  1. Saltanatın Kaldırılması                                     1 Kasım 1922

İlk aşamadır.

  1. Halifeliğin Kaldırılması                                     3 Mart 1924

En önemli aşamadır.

  1. Şer’iye ve Evkaf Vekaleti’nin kaldırılması      3 Mart 1924
  2. 3 Mart 1924 Tevhid-i Tedrisat Kanunu’nun Kabulü
  3. Tekke-Zaviye ve Türbelerin Kapatılması       30 Kasım 1925
  4. Medeni Kanun’un Kabulü                               17 Şubat 1926 “
  5. Devletin Dini İslam’dır” Maddesinin   Anayasa’dan çıkarılması                                10 Nisan 1928
  6. Laikliğin Anayasa’ya girmesi                 5 Şubat 1937

İsviçre Medeni Kanunu’nun Kabul Edilmesinin Sebepleri

+  Çağın ihtiyaçlarına uygun akılcı çözümler getirmesi

+ Avrupa’da yapılan kanunların en yenisi olması

+ Aile hukukunda kadın-erkek eşitliğine yer verilmesi

Medeni Kanunu’nun Kabul Edilmesinin Sonuçları

+  Kadın – erkek eşitliği sağlandı.

+  Yeni Türk devletinin yapısına uygun bir hukuk sistemi getirildi.

+  Ülkede hukuk birliği sağlandı.

+  Patrikhanenin dini konuların dışındaki yetkileri kaldırıldı.

+ Azınlıklar Lozan’da tanınan kendi kanunlarıyla yönetilme hakkından vazgeçerek Türk kanunlarına tabi oldular.

B)  Eğitim Alanında Yapılan İnkılaplar

  • Medreselerin kapatılması ve Tevhid-i Tedrisat Kanunu (3 Mart 1924)

Eğitimde birlik sağlandı.

  • Latin harflerinin kabulü (1 Kasım 1928)

Öğrenim kolaylaştı.

  • Millet mekteplerinin açılması (1 Ocak 1929)
  • Türk Tarih Kurumu’nun kurulması (15 Nisan 1931)

Milliyetçilik ilkesi ile ilgilidir.

  • Türk Dil Kurumu’nun kurulması (12 Temmuz 1932)

Milliyetçilik ilkesi ile ilgilidir.

  • Üniversite reformunun yapılması (1933)

C) Sosyal Alanda Yapılan inkılaplar

Şapka ve Kılık – Kıyafet (25 Kasım 1925)Kanunu’nun Kabulü

Giyim-kuşamda çağdaşlaşma sağlandı.

Tekke-Zaviye ve Türbelerin (30 Kasım 1925)kapatılması

Miladi Takvimin kabulü (26 Aralık 1925)ve uygulanmaya başlaması (1 Ocak 1926)

Uluslararası ölçü ve tartının kabulü (1 Nisan 1931)

Uluslararası ticari ilişkilerde kolaylık sağlandı.

Soyadı Kanunu’nun kabulü (21 Haziran 1934)

Kişilerin toplum hayatında kolayca tanınmaları sağlandı.

Hafta tatilinin Cuma gününden Pazar gününe alınması (1935)

Uluslararası ilişkilerde düzen sağlandı.

Kadın Haklarındaki Gelişmeler

Medeni Kanun’un kabulü (17 Şubat 1926)

Belediye seçimlerine katılma hakkı verilmesi (3 Nisan 1930) -> İlk siyasi haktır.

Muhtar olma hakkının verilmesi (26 Ekim 1933)

Milletvekili seçme- seçilme hakkının verilmesi (5 Aralık 1934)

D) Ekonomi Alanındaki İnkılaplar

İzmir I. İktisat Kongresi ve Misak-ı İktisadi’nin kabulü 17 Şu­bat 1923)

Özel girişimlerin desteklenmesi

Sanayiyi teşvik edecek kanunların çıkarılması

Yurtta hammaddesi olan sanayi kollarının geliştirilmesi

İlk özel bankanın (İş bankası) kurulması (1924)

Aşar (öşür) vergisinin kaldırılması (17 Şubat 1925) –

Köylü rahatladı.

Kabotaj Kanunu’nun kabulü (1 Temmuz 1926)

Denizlerimizde ve limanlarımızda ticaret yapma hakkının alınması

Teşvik-i Sanayi Kanunu’nun kabulü(28 Mayıs 1927)

Beş yıllık kalkınma planının hazırlanması (1934) –

Devletçi ekonomik bir politika izlenmiştir.

Etibank ve Maden Tetkik Arama (1935) Enstitüsü’nün kurulması

“Cumhuriyet Sonrası Gelişmeler” üzerine 5 yorum

  1. Gayet açıklayıcı olmuş ancak ilke ve inkılapları da içerse daha güzel olurdu emeğinize sağlık teşekkürler.

    Cevapla

Yorum yapın

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.