Şimdi Raif Efendi'nin sarsılmaz sükûnetini, insanlar ile ilişkilerini, garip çekingenliğini gayet iyi anlıyordum. Etrafını bu kadar iyi tanıyan, karşısındakinin ta içini bu kadar keskin ve açık gören bir insanın heyecanlanmasına ve herhangi bir kimseye kızmasına imkân yoktu. Raif Efendi, benim için tekrar merak edici bir hâl almıştı.
Bir romandan alınan bu parça edebiyatın aşağıdaki bilim dallarının hangisiyle ilişkisi olduğunu gösterir?