Hasta eskisi gibiydi. Zayıflamış, yüzü hummanın ate-şiyle kızarmıştı. Dudaklar çatlak ve gergindi; zaman zaman diliyle onları ıslatmaya çalışıyordu. Artık eski
İhsan değildi; belki onun bir hatırası olmaya doğru gidiyordu. O kadar ki onu böyle görmek, mukadder olanı yolun yarısında karşılamaya benziyordu.
Bu parçanın anlatımı için aşağıdakilerden hangisi söylenemez?