Ve Tanrı İntihar Etti Kitap Özeti

Ve Tanrı İntihar Etti Kitap Özeti

O dedi ki; “ Bende bir anlık visal istemedim hayatta. Her an huzuru aradım. Küçük şeyler zaman zaman huzur ve mutluluk verdi. Bazen bir dağ yamacında sigara ve çayımı yudumlarken, bazen sevdiğimi sandığım insanın yanında tattım bir anlık visali. Oysa bu haller bir anlık visalden öte gitmedi. Bende kesiksiz huzur istedim. Kesiksiz huzuru başımı seccadeye koyunca yaşadım. Ama bunu anlamam için elli yıl geçmesi gerekiyormuş”
Böyle bir roman okumadınız.
Bir adam. Akıllı, çok okuyan, keskin zekâlı bir adam. Korkunç bir kıyas ve muhakeme yeteneğine sahip bir adam. Keskin bir yargı mekanizmasına sahip.
Başka bir ifade ile materyalist felsefe ile mistik felsefe arasında bocalayan bir adam. Metafizik âlem ile fizik âlemi arasında zihni dengesini kurmaya çalışan bir adam.
Aklı ile beyninin, nefsi ile ruhunun, duyguları ile yüreğinin, madde ile m***, rüya ile hakikatin, doğru ile yanlışın, cin ile insanın, melek ile şeytanın kısacası varlığı ile yokluğunun arasında korkun bir savaş yapan adam.
O dedi ki; ” Metafizik âleminin kapısını zorlamayın. Zorlarsanız mutlaka açarsınız. Ancak orada sizi ilk karşılayanlar asla melek değildir.”
O dedi ki; “ Metafizik âlemin içine girdiğin zaman geri dönmek için kapıyı arama, çünkü o kapı artık yoktur. “
Kız dedi ki ona; Sana öyle deliyorum ki abisi, Kendimi sende kaybetmekten korkuyorum.”
O dedi ki kıza ; ”Allah sende olduğundan, senden kopamıyorum. Seni o kadar çok seviyorum ki Allah’ı sende kaybetmekten korkuyorum. Ancak Allah bende olduğundan sana tapamıyorum. Böyle bir ikilemde beraberliğin anlamı olmaz.”
Sahtekâr şeyhler, büyücüler, Satanistler, Cin ’darlar ve üfürükçüler ile kıyasıya bir mücadeleye giren bir adam. Bu mücadele esnasında oluşan güçlü bir zihin yapısı ile cinleri kontrolü altına alan bir adam. Ancak bunu yaparken, şeytanın tasarrufu altına girdiğini fark etmeyen bir adam. “ Sen tanrısın, sen mehdisin, sen güçlüsün” diyerek içerden ve dışarıdan gelen telkinler karşısında müthiş bir kaosa düştü. Bunu fark ettiğinde ise, daha korkunç bir savaş vermeye başladı . İşte bu adam. Yıllar süren mücadele sonucunda seccadeye ulaştığında dedi ki;
“ Ben Aşk önünde diz çöküyorum. Sakın beni cüce zannetmeyin. “
Ve dedi ki; Sana geldim rabbim. “ Sevapsız, kitapsız, yazısız, dilsiz, elsiz, ayaksız… Anasız, babasız, kadınsız, evlatsız, makamsız ve parasız sana geldim. Sade bir imanla bu canı sana getirdim.” Beni kabul et” diyeceğim ama buradaki ben bile bir varlık iddiası olacağı korkusu ile sana bensiz geldim. Ruhumu senden kopartmaya çalışan şeytana inat, canımı dünyaya mal etmeye çalışan nefsime inat sana geldim. Sen Allahsın ben hiçim.” Dedi ve seccadeye düştü.