Tanrı Dağı Ziyareti Kitap Özeti

Tanrı Dağı Ziyareti Kitap Özeti

KİTABIN KONUSU:
 Kitapta Ortaasya’da Karkum cumhuriyetinde bir diktatörün etrafındaki insanların tanımak için yaptığı bir oyun anlatılmaktadır.

KİTAP ÖZETİ:
    Ülkenin diktatörü Kantamel Tanrı dağında bir evde av partisi düzenler. Bu partide diktatörün kızı, karısı,parti başkanı,başvekil,dahiliye nazırı,doktoru gibi kendi yakınları bulunmaktadır.
     Eğlencede diktatörün otuz yıl önce öldürtmek istediği general arkadaşının oğlu da telsizci bir asker olarak bulunmaktadır. Diktatör kızını eğlencede bulunan amerikan elçisiyle evlendirmeyi düşünmektedir.fakat kızı elçiyi sevmemektedir. Kızı Ayel çocukluk arkadaşı olan telsizciyi sevmektedir.
     Diktatör Kantamel avdan döndüğünde birkaç saat arayla gelmiş üç tane telgraf geltirirler. Bu telgraflar seçimle ilgildir. İlk telgrafta yazana göre açılan sandıklara göre parti ikinci sıradadır ve başkentin bazı kısımlarında ayaklanmalar olmuştur, fakat polis asayişi sağlamaktadır. Diktatör telgrafı okuduğu zaman herkez dehşete düşmüştür. Dahiliye nazırı,vali,başvekil merkez dönmek isterler. Fakat diktatör onlara engel olur. Herkez ikinci telgrafıda okumasını ister. Diktatör ikinci telgrafıda okur. Telgrafa göre ülkenin on ilinde parti ikinci sırada, sadece dört ilde birinci siradadır. Diktatör telgrafı okuduğu andan itibaren salondakilerin keyfi iyice kaçmıştır. Kimsenin yemek yiyecek hali yoktur. Bazıları diktatöre ufak saygısızlıklar bile yapmıştır. Diktatör nihayet üçüncü telgrafıda okuduğu zaman partisinin kaybetmiş olduğunu ve yeni yönetimdekilerin ihtilal yaptıklarını ve kendilerini öldürmek için yola çıkmış olduklarını öğrenirler. Artık birçoğunun diktatöre saygısı kalmamıştır.
     Komutan Mola bir bölük asker ve elçiyle birlikte kaçar. Bu arada harekatın başında diktatörün yıllar önce affettiği general Erhan’ın olduğunun haberi gelir. Diktatörün yakınları sürekli diktatörü suçlamaktadırlar.
     Herkezin birbiriyle tartıştığı bir anda general Erhan’ın askerlerle birlikte eve iyice yaklaştığı haberi gelir. Diktatör gidip vuruşucağını söyler. Kimse arkasından gelmez. Diktatör dışarı çıktığında birkaç el silah sesi duyulur ve ardından kapı açılır. İçeri önce General Erhan girer. İçeridekiler canlarının bağışlanması ümidiyle;yaşasın General Erhan, yaşasın kurtarıcımız gibi sloganlar atarlar.
     General Erhan’ın ardından içeri diktatör girer. Herkez çok şaşırır. Çünkü onun az önce öldüğünü sanırlar.
     Diktatör, komutan Mola ve telsizci asker dışında diğerlerinin bilmedikleri bir nokta vardır. Aslında kendi partileri birinci gelmiştir. Öteki parti hiçbir ilde birinci gelmemiştir. General Erhan’sa sadece eski dostunun daveti üzerine gelmiştir. Bütün bu olanları diktatör kendi planlamıştır. İçerdekiler gerçeği öğrendikleri zaman çok utanırlar. Artık diktatör’ün yüzüne bakacak halleri kalmaz. Fakat diktatör  onları affeder. Çünkü hayatı boyu bu tür yalakalara alışmıştır. Düzenlediği oyun sayesinde onları daha da yakından tanımış olur.

KİTABIN ANA FİKRİ:
     Etrafımızdaki insanları seçerken çok dikkatli olmalıyız. Onların gerçek dost olup olmadıklarına iyice kanaat getirdikten sonra onlarla dostluk kurmalıyız.

KİTAPTAKİ OLAYLARIN VE ŞAHISLARIN DEĞERLENDİRMESİ:
     Diktatör: Ülkenin başkanıdır. Siyasetten yorgun düşmüş, iyi yürekli bir insandır.
     Ayel: Diktatörün kızıdır. Son derece şımarık biridir.
     Komutan Mola: ülkenin başkomutanıdır. Diktatör’e çok sadıktır.
     Parti Reisi: Partinin başkanıdır. Çıkarcı bir insandır.
     Telsizci: Genç bir askerdir. Dürüst ve sağlam bir kişiliğe sahiptir.
     General Erhan: Diktatör’ün eski arkadaşıdır. Diktatör’ü sevip saygı duymaktadır.
    
KİTAP HAKKINDA ŞAHSİ GÖRÜŞLER:
     Kitap tiyatro türünde yazılmıştır. Tiyatro olmasına rağmen çok akıcı ve zevkli bir kitaptır. Herkezin okumasını tavsiye ederim.


KİTABIN YAZARI HAKKINDA KISA BİLGİ:
     26 Kasım 1889 yılında İstanbul’da doğdu.Babası Doktor Nuri Bey’dir.Önce Çanakkale okuyan Güntekin daha sonra İzmir’de Frerler mektebine devam etti.
     Reşat Nuri,1912 yılında İstanbul Darulfünunu Edebiyat Şubesini bitirdikten sonra liselerde edebiyat, fransızca ve felsefe okuttu. 1931 ve 1943 yılları arasında Milli Eğitim Bakanlığı müfettişi olarak Anadolu’nun çeşitli yerlerini görme fısatı buldu.
     1939 ve 1943 yılları döneminde Çanakkale milletvekilliği yaptıktan sonra 1947’de başmüfettişlik ve 1954’de Paris kültür ateşeliği yaptı.
     Reşat Nuri Güntekin, hikaye, roman, gezi notları, oyun, mizah yazıları ve çeşitli konularda makaleler yazdı.
     Bazı Romanları:Harabelerin Çiçeği, Gizli El, Çalıkuşu, Dudaktan Kalbe, Damga, Akşam Güneşi
     Bazı Hikayeleri:Gençlik ve Güzellik,Recm, Roçild, Eski Ahbab, Sönmüş Yıldızlar
     Bazı Oyunları:Gönül Veya İnhidam, Babür Şah’ın Seccadesi, Hançer, Asker Dönüşü.

HAZIRLAYANIN:
İMZASI:
ADI VE SOYADI: VEYSEL ERDOĞAN
APOLET NUMARASI: 5629
KISMI: 73
TARİH: 10.05.2002