Osmanlıda Toprak Yönetimi

Osmanlı Devleti’nde topraklar; Miri topraklar, Mülk topraklar ve Vakıf topraklar olmak üzere başlıca üç bölüme ayrılırdı.

A-Miri Topraklar:

Fetih yolu ile devlet mülkiyetine geçen arazilerdir. Fethedilen topraklar Nişancı tarafından devlet malı olarak kaydedilirdi. Bu topraklar ekilmek şartı ile yine eski sahiplerine bırakılırdı. Bu araziler devlete ait olduğu için devredilemez, satılamaz idi. Miri toprakların başlıcaları şunlardır:

1-Dirlik Arazi:Devlet, bu toprakları vergi gelirine göre kısımlara ayırır ve hizmet karşılığı olarak devlet memurlarına verirdi. Dirlik sahipleri aldıkları bu toprak karşılığı devlete asker (Tımarlı Sipahi) yetiştirirlerdi.

Dirlik arazi gelirlerinin büyüklüğüne göre üçe ayrılırdı:

● Has:Yıllık geliri 100 bin akçe ve üzerindeki topraklardır. Hanedan mensuplarına, Divan üyelerine, beylerbeylerine verilirdi.

● Zeamet:Yıllık geliri 20-100 bin arasında olan topraklardır. Kadı, subaşı gibi orta dereceli memurlara verilirdi.

● Tımar:Yıllık geliri 3-20 bin akçe arasında olan topraklardır. Genellikle savaşlarda yararlılık gösterenlere verilirdi.

2-Mukataa Arazi:Gelirleri doğrudan doğruya hazineye aktarılan arazilerdir.
3-Ocaklık Arazi:Gelirleri kale muhafızlarına ve tersane giderlerine ayrılan sınır boylarındaki arazilerdir.
4-Yurtluk Arazi:Gelirleri, sınırları korumak amacıyla Türkmen boylarına verilen sınır arazileridir.
5-Paşmaklık Arazi: Gelirleri padişah kızlarına ve ailelerine bırakılan topraklardı.

B- Mülk Topraklar
Padişah tarafından üstün hizmetler karşılığında kişilere özel olarak verilen arazilerdir. Bu arazi sahipleri toprağı istedikleri gibi kullanabilirlerdi. Satabilir, devredebilir veya miras bırakabilirdi.

C-Vakıf Topraklar
Gelirleri cami, medrese, hastane, aşevi gibi işlere harcanan topraklardır. Bu tür topraklardan devlet vergi almazdı.

“Osmanlıda Toprak Yönetimi” üzerine bir yorum

Yorum yapın

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.