Mide Üşütmesi Nasıl Geçer ?

mide üşütmesi, mide üşütmesi nasıl geçer, ibrahim saraçoğlu, mide üşütmesi tedavisi, ishal, mide üşütmesi bitkisel tedavi

Mide Üşütmesi Nasıl Geçer ?

“Midemi üşütmüşüm!” dediğimiz anda itibaren “Mide üşütmesi nasıl geçer ?” diye her çareye başvururuz. Modern geçinenler kocakarı ilaçlarına hiç olmadıkları kadar sıkı tutunurlar sırf tuvalet kapısını bir müddet daha geç açmak için.

Mide üşütmesi öyle bir hastalıktır ki ne sınav ne de toplantı dinler. Düğün, yaş günü, bekarlığa veda partisi gibi şeyleri ertelettirecek derece mühim bir hastalıktır. Yanlış mı söylüyorum, hemoroid, romatizma veya grip nedeniyle gelmesini iple çektiğiniz konserden vazgeçer misiniz ? Ama mideyi üşüttüyseniz anında topluma kapıları kapatırsınız.

Hazımsızlık duygusu ve karında hafif fakat can sıkan ağrılarla başlar bağırsaklarda olağan dışı bir şeyle cereyan ettiği. Karından gurultular gelmesi, yağmur öncesi gök gürlemesi gibidir. Ve bir süre sonra ishal başlar…

Sık tuvalete gitmekten öyle bıkarız ki elimizdeki lokmanın bize yar olmayacağını düşünerek yemeden geri koyarız. Su içmeye, gaz çıkarmaya korktuğumuz zamanlardır bu zamanlar.

Bir süre sonra artık acıkmaz oluruz, fakat bu kendini halsizlik olarak hissettirir. Ne de olsa depo ne zamandır boştur. Gayri ihtiyari olarak battaniye altına girmek, evden dışarı çıkmadan şu hastalığı atlatmak isteriz. Karın ağrısı şiddetlenirse, alını yokladığımızda ateşi hissediyorsak “Mide üşütmesi nasıl geçer ?” diye kısa yoldan çıkış noktaları ararız. Öyle bir şey olsa ki kesiverse şu ishali. İshal kesilirse karın ağrısı da eklemlere vuran bitkinlik de geçer düşüncesi hakim olur.

Ama ben bu düşüncelerin tam da aksini iddia edeceğim. İshali derhal durdurursanız (durdurabilseydiniz yani) ateşiniz daha da artar, mide üşütmesi vakası biraz daha kabusa dönerdi.Çünkü mide üşütmesine neden olan şey bağırsaktaki bakterilerin festival düzenlemesidir. Vücut ishal mekanizmasını kullanarak bağırsaklardaki izinsiz nümayişi dağıtmak ister. İshali keserek bakterileri içeride tutmuş olursunuz. Bakteriler de sizin yediğiniz besinlerden beslenerek çoğaldıkça çoğalırlar.

Bu nedenle midenizi üşüttüğünüzde ishali kesmek gibi bir amacınız olmasın. Tam tersine her zamankinden fazla su için. Su hem vücuttan çıkan sıvının yeniden kazanılmasını sağlamak hem de yüksek ateşi normale döndürebilmek için terleme mekanizmasını çalıştırabilmek için önemlidir. Terleme hem ateşi düşürür hem de toksinleri atarak mide üşütmesi tedavisini kolaylaştırır. Büyüklerimizin hastayı terleterek tedavi etme çabası işte bu yüzdendir. (Fakat terletme metodu bebeklerde havale geçirilmesine yol açar, hasta olan bebekleri terletmek yerine vücut ısılarının düşmesine çalışmalısınız)

Mide üşütmesi yaşarsanız bol bol su için, ishal ile rekabet edercesine hatta bir tık ötesinde su için. Fakat içtiğiniz sıvılarda fazla şeker olmasın. Çünkü şeker sindirim sistemindeki bakterilerin beslenmesine ve hızlı üremelerine yol açacaktır. Aynı şekilde şekerli gıdalar, karbonhidrat içeren besinler ve ishali artıran yağlı gıdalar yememeye çalışın.  Patates yiyin mesela. Ama kızartma olarak değil, haşlayıp, kabuğunu soyduktan sonra tuz ekip yiyin. Üzerine de bardak bardak su için. Kendinizi hala aç hissediyorsanız, pirinç pilavı veya pirinç lapası yiyebilirsiniz. Ama asla içinde yağ olmayacak. Havuç suyu için, atıştırmak için muz yiyin. Ama market ürünlerinden uzak durun.

Mide üşütmesinde yukarıda anlatılan bu beslenme biçimi bence en doğrusudur. Lakin başımıza gelince aklımız yine ishale takılıyor. “Patates, pirinç iyi de, bol su da içerim ama şu ishali ne yapacağız, bu hep böyle mi gidecek ?” dediğinizi duyar gibiyim.

Mide üşütmesinin ilerleyen zamanlarında külçe gibi olduğumuz yere yığılır, mide bulantısı nedeniyle zoraki oruç tutarız. Ama en kötüsü karın ağrısı ve ishaldir.

İş buraya gelince işi uzmanına bırakmak en iyisi. Uzmanı kimya olsa da bitkiler ve ne işe yaradıkları konusunda konunun uzmanı olan Prof. Dr. İbrahim Saraçoğlu bu konuda kuru karanfil taneciklerini öneriyor. Birkaç tanesini kırıp ağza atınca etkisini kısa sürede göstereceğini söylüyor.  Karanfili ishalin sigortası gören sayın Saraçoğlu yolculuk, sınav, toplantı, iş görüşmesi gibi mide üşütmesi nedeniyle ertelenemeyecek olaylar için karanfil kürünü tavsiye ediyor.

İbrahim Saraçoğlu’nun bu konuda önerdiği başka iki bitki de piyasa da pek göremeyeceğimiz süpürge otu tohumu ile bahar aylarında kırlarda parklarda kendiliğinden yetişen ebegümeci bitkisi. Bunlara ulaşmak kuru karanfil kadar kolay olmasa gerek. Ama diyelim ki buldunuz, kür şu şekilde uygulanıyor.

Süpürge otu tohumunu havanda dövüp biraz su ile yutuyorsunuz. Bu öğleden önce uygulanmalı. Öğleden sonra ise sıra ebegümecine geliyor. Bir bardak suda birkaç yaprak ebegümecini haşlıyor ve suyunu içiyorsunuz. Yani öğleden önce süpürge otu tohumu, öğleden sonra da ebegümeci suyu içiliyor. Birkaç gün bu şekilde uyguluyorsunuz.

Ülkemiz her ne kadar dünyanın doğusunda yer almasa da şark kurnazlığı hastalığı içimizde mevcut. Çoğu kişi yukarıda bahsettiğim şeyleri uygulamak yerine eczaneden antibiyotik alıp kullanıyor, üstelik onu bile kafasına göre kullanıyor.

Bağırsaktaki mikropları kırmak için antibiyotikten etkili bir çözüm olamaz herhalde. Doktor da zaten çoğu zaman mide üşütmesine karşı antibiyotik veriyor. Fakat her sakallıyı dedemiz bilmememiz gerektiği gibi her antibiyotiği de şifa bilmemek lazım. Her birisi farklı terkiplerden hazırlanan antibiyotikler yanlış kullanıldığında alerji nedeniyle kişiyi ölüme götürebiliyor. Ayrıca sık antibiyotik kullanmak, ve rastgele kullanmak bağırsak florasını katlediyor. Bu da ileride daha sık sindirim sistemi rahatsızlıkları ile karşılaşacağınız anlamına geliyor. Bu nedenle antibiyotik kullanacaksak bunu doktor tavsiyesi ile kullanalım.