Garip hareketi (Birinci Yeni) ile ikinci Yeni şiirinin en temel farkı

Garip hareketi ile ikinci yeni şiirin en temel farkı anlatılan dünyanın sınırlarıdır. garip hareketi günlük olayları, hareketleri mekan olarak istanbul içinde ele alırken ikinci yeni şiiri evrensel bir şiir anlayışıyla hareket eder.

İkinci yeni:

Ortak özellikleri; dilin alışılmış kalıplarını yıkmak, sözdizimini zorlamak, değiştirmek ya da bozmak oldu.

Şiirde hayal gücüne ve duyguya ağırlık verdiler. Bireyin yalnızlığı, sıkıntıları, çevreye uyumsuzlukları gibi temaları sıklıkla işlediler. Söylemek istediklerini soyut bir dille anlatmaya çabaladılar. Amaçları verilmek istenilen duyguyu anlatmaktan ziyade hissettirmektir.

Garip Hareketi:

Şiirde her türlü kurala ve önceden belirlenmiş kalıplara karşı çıkıp kuralsızlığı kural edindiler. Şiirin ölçü, uyak ve dörtlükle ilgisiz olduğunu, özgür yazılması gerektiğini savundular ve şiirin konularını genişlettiler. O güne kadar “seçkin” bir tür sayılan şiirin her konuda yazılabileceğini savundular. Konuşma dilini şiire dahil ettiler; “nasır” gibi bayağı bir sözcüğün de şiirde kullanılabileceğini gösterdiler. Halk deyişlerini şiire aktardılar. Bütün bu aykırı özellikleriyle şiir gibi görünmeyen ve Türk edebiyatı içinde tepki toplayan Garip Akımı, ancak günümüzde anlaşılabildi.

Garipçiler, Garip adlı kitaplarına yazdıkları önsözde, Türk şiirini katı kurallara bağlı ve doğallıktan uzak bulduklarını belirtmişlerdir. Garipçiler’e göre bu durumun temel nedeni hece, uyak, aruz gibi kalıpların şiirde vazgeçilmez sanılmasıydı.

“Garip hareketi (Birinci Yeni) ile ikinci Yeni şiirinin en temel farkı” üzerine 6 yorum

Yorum yapın

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.